Gecmisimizi ve kurumlarimizi inkar eden “Latin dayatmaciligi” ….…Bulent Jane

04, May, 2015
Kube Saban 1890 da Hakurinohable’de dogdu (Bugun Adigeyde Hakurinohabl ayni isimle mevcuttur). Ilk egitimi ,Medrese egitimi idi. 1917-1919 yillarinda Nalcik Din Seminerlerine katildi. 1925 yilina kadar Hakurinohable’de Adige dili ogretmenligi yapti. 1925-1927 yillarinda Yafetik seminerlerinde egitim gordu. Daha sonra Krasnodar Teknikumu’nda Adige Dili ve Literaturu egitimi verdi. 1936-1938 yillarinda Moskovada Tiyatro Sanati Universitesi’nin Adige studyosunda ayni konularda egitim verdi. 1938 yilinda Adige Bilim Arastirma Enstitusunde calismaya basladi.
1430766356_kube-saban-foto1943 te cekilen Alman ordulariyla birlikte ulkeyi terketti ve Almanyaya yerlesti. Daha sonra Turkiyeye geldi. T.C. nin o yillardaki baskici ortaminda calisma zemini bulamayan bu aydin , Urdune goc etti. Suriye ve Urdun Adigeleri arasinda derlemeler.kultur ve dil calismalari yapti.Latin harfleriyle oluşturduğu Adige alfabesiyle basılan kitapları ve folklor derlemeleriyle bu yıllarda Arap ülkeleri ve Türkiye’deki Kafkas sürgünlerinin kültürel yaşamında önemli bir rol oynadı. Kultur duzeyiyle, varligini koyacak yer bulamayan bu yurtsever aydin, 1956 da Fransaya gecti. Sorbon da Adige Halk Sanati uzerine egitim verdi. Daha sonra ABD ye gecti ve 1974 te vefat etti.
Kube Şaban’ın Kafkasya’da iken yayınlanan bazı eserleri: “Dost-Okuma Kitabı, I” (Arap harfleriyle Adıgece, Moskova 1924), “Takvim” (Moskova 1924), “Çerkes Alfabesi” (1927), “Adige Alfabesi” (1928), ‘Alfabe Sonrası Okuma Kitabı” (Krasnodar 1929), “Pratik Okul Grameri, I-Morfoloji, 2-Sentaks” (Krasnodar 1930), “Çerkes Dilinin İmla Kuralları” (4 Cilt, Maykop 1938), “Eski Adige Halk Şarkıları” (Maykop), “Yılkı” (Piyes, Maykop). Olumunden sonra Amerikadan getirilen,basilmamis eserlerinin ilk bölümü; “Xecipiçviqhe Uisexer Ueredxer Poemexer Pcsisexer” (Kube Şaban, Seçilmiş Şiirler Şarkılar Poemler, Masallar, Maykop 1993) adı altında yayınlandı.

Diasporada yayınladığı Adigece eserleri: “Adighe Alfıbe” (Çerkes Alfabesi, Şam 1952) ‘Amman Yitxide” (Amman Tarihi, poem, Amman 1952), ‘Adighe Pcsinatl” (Adighe Halk Şarkıları, Beyrut 1953), “Qhuing” (Ayna, Şiirler, Beyrut 1953), ‘Adighe Psetlezhxer”(Adige Atasözleri, Şam 1953), ‘Adighe Ueredizhxer-” (Eski Adige Halk Şarkıları, Şam 1954), “Adighe Folklor-I” (Paris 1959), “Adighe Folklor-II” (New York 1963), “Adighe Folklor-III” (New York 1963).
————————————————————

Bu, alfabe yapma cesaretini kendinde gorebilmis, dilbilimci,dramaturg, kultur adami, bilim enstitusu calisani’nin biyografisinin bir kismi. Kube Saban’i hepimiz biliriz veya en azindan kulagimiza calinmistir.En azindan , diasporada bizden onceki kusagin aydinlarinin dayandigi alfabenin yaraticisi olarak biliriz. Hernekadar bu alfabe Kube Saban alfabesi olarak bilinse de, aslinda transliterasyon (bir yazı sistemine göre yazılmış bir metnin o yazıdaki harflerin değerlerini koruyacak şekilde başka bir yazı sistemine aktarılmasıdır) agirlikli bir alfabedir.

Anavatan dilbilimcileride 1927 de ARIGI (Adige Cumhuriyeti Beseri Bilimler Arastirma Enstitusu) insiyatifiyle Latin Alfabesi yarattilar ve bu alfabe 1938’e kadar kullanilmistir. Kabardeyde de 1924-36 yillari arasinda Latin alfabesi kullanilmistir.

Yaklasik son 40 yilda “Vatana Donus” dusuncesi , Sovyetlerin once “Demirperde’ yi “aralamasi sonra yikilmasi ile baslayan vatan iliskileri, diaspora aydinlarinda “Kiril Alfabesi”ni one cikarinca Kube Saban alfabesi adiyla anilan alfabe unutulmaya yuz tuttu.

Sonra ne oldu da Latin Alfabesi yeniden tartisilmaya baslandi. :

1- “Oncu Donus” kismen basarilmisti fakat Anavatan daki ciplak gercekler, “Donus Tezi” nin romantik yonunu yok etmisti.

2- Rusya uniter-milli devlet olma yolunda, kucuk halklarin Sovyetik arti haklarini yontmaya basladi.

3- “Bireysel Donus”un dahi asiri zorlastirildigi kosullarda, “Kitle Donusu”nun simdilik imkansizligi ortaya cikti. Bunda sadece Rusyanin “Kota”lari degil, olusmaya baslayan “Diasporik Kimlik”le anavatan arasindaki 150 yillik psikolojik kopma da rol oynuyordu.

4- Buna karsilik Turkiyede azinlik haklari hissedilir derecede artti. Devlet egitim kurumlarinda Adige dili egitimi verilmeye baslandi.

5- Bu durum Turkiye Adige aydinlarinin anavatana yonelik ibrelerinin Turkiyeye kaymalarina sebep oldu. Pusuda bekleyen , donus karsiti gorusler ortaya cikma cesaretini buldular.

Bu durumda, donus karsitlari, yari asimile “diasporik kimlik”ciler latin bayragi altinda toplanmaya basladilar. Tabi buna, “ben yaptim” psikolojisini de eklemek gerekir. Nasil olsa Kube Saban alfabesi unutulmustu,” benim de adim tarihe gecsin” egosentrikleri( ben merkezcileri -ki bu hastalik Cerkeslerde epidemik duzeydedir) de bu bayragin tasiyicilari oldular.

Globallesen dunyada latine gecis kacinilmazdir. Ama bu icinde yasadigin ulkenin topyekun gecisiyle olur, bu da uzun bir surectir. Yani Rusya , dogal olarak da anavatan latine gecerse ,latin alfabesi Cerkes dillerinde egemen olur. Bu alfabe de Cumhuriyetlerimizin bilim enstitulerinin daha once olusturduklari veya revize edecekleri alfabedir. Seslerin karsiliklarinin oldugu Latin temelli “Uluslararasi Fonetik Alfabesi” vardir. Yani olusturulmus Adige Alfabesi ve seslerin karsiliklarinin konuldugu “Fonetik” alfabe vardir. Birileri cikipta “bu sesin karsiligini ben boyle koydum” demekle olmaz. “Ben merkezci” birkac kisinin ve donus karsitlarinin cabalari, “Cerkes halklarini kapsayan alfabe” sonucunu vermez.

Latincileri ikiye ayirmak gerekir.:

1-Kiril’e kesinlikle karsi cikanlar, latinin “butun Cerkes halklarinin temel alfabesi” olmasi gerektigini savunanlar……..Bunlar donus karsitlari,diasporik kimlik’ci, ulusal inkarci goruslerdir ve anavatan iliskilerine bilincli darbe vurmak isteyenlerdir. Bu gorus izole edilmelidir.

2-“Latin alfabesi bir alternatif olarak varolmalidir” diyenler………..Bu gorus, icinde anavatan karsitligini icermedigi surece kismen haklidir.

Peki bugun dayatilan Latin Alfabesi tartismalarinda Cerkes aydininin tavri ne olmalidir(Tabi burada “Cerkes aydini” derken ; diasporik kimlik’ci, ulusal inkarci “Cerkes asilli aydin”dan bahsetmiyorum. Bahsettigim; anavatani-donusu mucadelesinin merkezine koyan aydinlardir) :

1 Alfabe iletisimdir, bagdir.Diasporada Kiril’e karsi cikanlar, ideolojik olarak anavatan baglarina karsi cikanlardir.

2 Diasporada Latin Alfabesi alternatif alfabe olabilir. Fakat EGITIMDE “KIRIL” TEMEL ALINMALIDIR. Bu donemde taslari yerinden oynatmaya calismak, yokolusa ivme vermektir.

3 Tarihimize sahip cikilmalidir. Kube Saban 1890 da Hakurinohable’de dogdu (Bugun Adigeyde Hakurinohabl ayni isimle mevcuttur). Ilk egitimi ,Medrese egitimi idi. 1917-1919 yillarinda Nalcik Din Seminerlerine katildi. 1925 yilina kadar Hakurinohable’de Adige dili ogretmenligi yapti. 1925-1927 yillarinda Yafetik seminerlerinde egitim gordu. Daha sonra Krasnodar Teknikumu’nda Adige Dili ve Literaturu egitimi verdi. 1936-1938 yillarinda Moskovada Tiyatro Sanati Universitesi’nin Adige studyosunda ayni konularda egitim verdi. 1938 yilinda Adige Bilim Arastirma Enstitusunde calismaya basladi.

1943 te cekilen Alman ordulariyla birlikte ulkeyi terketti ve Almanyaya yerlesti. Daha sonra Turkiyeye geldi. T.C. nin o yillardaki baskici ortaminda calisma zemini bulamayan bu aydin , Urdune goc etti. Suriye ve Urdun Adigeleri arasinda derlemeler.kultur ve dil calismalari yapti.Latin harfleriyle oluşturduğu Adige alfabesiyle basılan kitapları ve folklor derlemeleriyle bu yıllarda Arap ülkeleri ve Türkiye’deki Kafkas sürgünlerinin kültürel yaşamında önemli bir rol oynadı. Kultur duzeyiyle, varligini koyacak yer bulamayan bu yurtsever aydin, 1956 da Fransaya gecti. Sorbon da Adige Halk Sanati uzerine egitim verdi. Daha sonra ABD ye gecti ve 1974 te vefat etti.

Kube Şaban’ın Kafkasya’da iken yayınlanan bazı eserleri: “Dost-Okuma Kitabı, I” (Arap harfleriyle Adıgece, Moskova 1924), “Takvim” (Moskova 1924), “Çerkes Alfabesi” (1927), “Adige Alfabesi” (1928), ‘Alfabe Sonrası Okuma Kitabı” (Krasnodar 1929), “Pratik Okul Grameri, I-Morfoloji, 2-Sentaks” (Krasnodar 1930), “Çerkes Dilinin İmla Kuralları” (4 Cilt, Maykop 1938), “Eski Adige Halk Şarkıları” (Maykop), “Yılkı” (Piyes, Maykop). Olumunden sonra Amerikadan getirilen,basilmamis eserlerinin ilk bölümü; “Xecipiçviqhe Uisexer Ueredxer Poemexer Pcsisexer” (Kube Şaban, Seçilmiş Şiirler Şarkılar Poemler, Masallar, Maykop 1993) adı altında yayınlandı.

Diasporada yayınladığı Adigece eserleri: “Adighe Alfıbe” (Çerkes Alfabesi, Şam 1952) ‘Amman Yitxide” (Amman Tarihi, poem, Amman 1952), ‘Adighe Pcsinatl” (Adighe Halk Şarkıları, Beyrut 1953), “Qhuing” (Ayna, Şiirler, Beyrut 1953), ‘Adighe Psetlezhxer”(Adige Atasözleri, Şam 1953), ‘Adighe Ueredizhxer-” (Eski Adige Halk Şarkıları, Şam 1954), “Adighe Folklor-I” (Paris 1959), “Adighe Folklor-II” (New York 1963), “Adighe Folklor-III” (New York 1963).
————————————————————

Bu, alfabe yapma cesaretini kendinde gorebilmis, dilbilimci,dramaturg, kultur adami, bilim enstitusu calisani’nin biyografisinin bir kismi. Kube Saban’i hepimiz biliriz veya en azindan kulagimiza calinmistir.En azindan , diasporada bizden onceki kusagin aydinlarinin dayandigi alfabenin yaraticisi olarak biliriz. Hernekadar bu alfabe Kube Saban alfabesi olarak bilinse de, aslinda transliterasyon (bir yazı sistemine göre yazılmış bir metnin o yazıdaki harflerin değerlerini koruyacak şekilde başka bir yazı sistemine aktarılmasıdır) agirlikli bir alfabedir.

Anavatan dilbilimcileride 1927 de ARIGI (Adige Cumhuriyeti Beseri Bilimler Arastirma Enstitusu) insiyatifiyle Latin Alfabesi yarattilar ve bu alfabe 1938’e kadar kullanilmistir. Kabardeyde de 1924-36 yillari arasinda Latin alfabesi kullanilmistir.

Yaklasik son 40 yilda “Vatana Donus” dusuncesi , Sovyetlerin once “Demirperde’ yi “aralamasi sonra yikilmasi ile baslayan vatan iliskileri, diaspora aydinlarinda “Kiril Alfabesi”ni one cikarinca Kube Saban alfabesi adiyla anilan alfabe unutulmaya yuz tuttu.

Sonra ne oldu da Latin Alfabesi yeniden tartisilmaya baslandi. :

1- “Oncu Donus” kismen basarilmisti fakat Anavatan daki ciplak gercekler, “Donus Tezi” nin romantik yonunu yok etmisti.

2- Rusya uniter-milli devlet olma yolunda, kucuk halklarin Sovyetik arti haklarini yontmaya basladi.

3- “Bireysel Donus”un dahi asiri zorlastirildigi kosullarda, “Kitle Donusu”nun simdilik imkansizligi ortaya cikti. Bunda sadece Rusyanin “Kota”lari degil, olusmaya baslayan “Diasporik Kimlik”le anavatan arasindaki 150 yillik psikolojik kopma da rol oynuyordu.

4- Buna karsilik Turkiyede azinlik haklari hissedilir derecede artti. Devlet egitim kurumlarinda Adige dili egitimi verilmeye baslandi.

5- Bu durum Turkiye Adige aydinlarinin anavatana yonelik ibrelerinin Turkiyeye kaymalarina sebep oldu. Pusuda bekleyen , donus karsiti gorusler ortaya cikma cesaretini buldular.

1430766505_adygabzem1 Bu durumda, donus karsitlari, yari asimile “diasporik kimlik”ciler latin bayragi altinda toplanmaya basladilar. Tabi buna, “ben yaptim” psikolojisini de eklemek gerekir. Nasil olsa Kube Saban alfabesi unutulmustu,” benim de adim tarihe gecsin” egosentrikleri( ben merkezcileri -ki bu hastalik Cerkeslerde epidemik duzeydedir) de bu bayragin tasiyicilari oldular.
Globallesen dunyada latine gecis kacinilmazdir. Ama bu icinde yasadigin ulkenin topyekun gecisiyle olur, bu da uzun bir surectir. Yani Rusya , dogal olarak da anavatan latine gecerse ,latin alfabesi Cerkes dillerinde egemen olur. Bu alfabe de Cumhuriyetlerimizin bilim enstitulerinin daha once olusturduklari veya revize edecekleri alfabedir. Seslerin karsiliklarinin oldugu Latin temelli “Uluslararasi Fonetik Alfabesi” vardir. Yani olusturulmus Adige Alfabesi ve seslerin karsiliklarinin konuldugu “Fonetik” alfabe vardir. Birileri cikipta “bu sesin karsiligini ben boyle koydum” demekle olmaz. “Ben merkezci” birkac kisinin ve donus karsitlarinin cabalari, “Cerkes halklarini kapsayan alfabe” sonucunu vermez.

Latincileri ikiye ayirmak gerekir.:

1-Kiril’e kesinlikle karsi cikanlar, latinin “butun Cerkes halklarinin temel alfabesi” olmasi gerektigini savunanlar……..Bunlar donus karsitlari,diasporik kimlik’ci, ulusal inkarci goruslerdir ve anavatan iliskilerine bilincli darbe vurmak isteyenlerdir. Bu gorus izole edilmelidir.

2-“Latin alfabesi bir alternatif olarak varolmalidir” diyenler………..Bu gorus, icinde anavatan karsitligini icermedigi surece kismen haklidir.

Peki bugun dayatilan Latin Alfabesi tartismalarinda Cerkes aydininin tavri ne olmalidir(Tabi burada “Cerkes aydini” derken ; diasporik kimlik’ci, ulusal inkarci “Cerkes asilli aydin”dan bahsetmiyorum. Bahsettigim; anavatani-donusu mucadelesinin merkezine koyan aydinlardir) :

1 Alfabe iletisimdir, bagdir.Diasporada Kiril’e karsi cikanlar, ideolojik olarak anavatan baglarina karsi cikanlardir.

2 Diasporada Latin Alfabesi alternatif alfabe olabilir. Fakat EGITIMDE “KIRIL” TEMEL ALINMALIDIR. Bu donemde taslari yerinden oynatmaya calismak, yokolusa ivme vermektir.

3 Tarihimize sahip cikilmalidir. Alternatif Latin Alfabesi;ya KUBE SABAN- yari transliterasyon- alfabesidir. Veya 1924 te Kabardey’de ,1927 de Adigey’de bilim kurumlari onderliginde dilbilimciler tarafindan olusturulmus alfabelerdir.

4 Eger bu alfabe(ler) revizyon gerektiriyorsa , bu revizyonu yapma yetkisine sahip kurumlar;Adigey ve Kabardey dil kurumlaridir. Latin Alfabesi;ya KUBE SABAN- yari transliterasyon- alfabesidir. Veya 1924 te Kabardey’de ,1927 de Adigey’de bilim kurumlari onderliginde dilbilimciler tarafindan olusturulmus alfabelerdir.

4 Eger bu alfabe(ler) revizyon gerektiriyorsa , bu revizyonu yapma yetkisine sahip kurumlar;Adigey ve Kabardey dil kurumlaridir.

Natpress

Share Button